155 - 25 Temmuz 2003 Cuma

Selam selam candaşlar, hoşbuluşturana hamd+şükür, selamet üzerinize olsun.


“Kişisel Bilgiler” Yukarı

Benim asli görevim, hiç bilinmeyenleri bildirmek, gizli bilimleri dökmek veya tetiklemek, bunları tahkim etmek ve şimdiki tohum ile geleceğin dev ağacını "strateji" olarak yapılandırmak. Jana'ya bakacağız diye bilgi aktarımı düzenli chat yerine çalışmak zorunda kalıyorum. O benden de önemli, başka çaremiz yok. Montauk ta Jüpiter projesine kadar ertelenmiş durumda. Bunu yapan tek güç -Allah'tan sonra- Jana'dır.

Benim görevim: Tek görevim: SADECE yazmak olacaktır.

Kur'an geliyor! Ben Kur'an'ı para ile satamam. Benim dışımda o SİZİNDİR. Bir tek kitap parası bile istemiyorum. Yanlışlıkla bana çay ısmarlamanızı bile istemiyorum. ALLAH'IN EMRİ-MİLADİSİ olan HANİF İSLAM çekirdeği/nüvesi/nükleusu olan bizler yapamayacak mıyız?

BİZİM NEYİMİZ EKSİK? BİZİM FAZLAMIZ VAR! Şura böyle olmalı. Feraset ve fehimle geleceği görmeli. Ben gaz vermem: GERÇEĞİ söylerim.

Belli zamanlarda bir çalışma grubu (Redaksiyon gibi) de oluşturmalıyız. Ve ilk bomba şu: HANİF İSLAM el kitabı! Artık bu kitabı BİZİM DIŞIMIZDA Dünya okumalı. DÜNYA OKUMALI! İlk bombamız bu! İlk kitap... İlk devrim! Siyonizmin Zero/N kampına karşı çok iyi bir strateji ve taktik kitabı yazabilecek içimizde redaktörler var. MÜRSELLER işbaşına... Antisiyonist kitaplar çok klasik ve cılkı çıktı. Adnan hoca, inanılmaz kitaplar yazıyor, kasetler disketler CD'ler oluşturuyor.

BİZİM NEYİMİZ EKSİK?

Gayretten başka... NİYETTEN BAŞKA. Niyetimiz ALLAH adıyla başlamıştır. Allah'ın en sevdiği ve tek sevdiği DİN olan PROTESTAN İSLAM ÜZERİNE çıkışımızı yapmalıyız. Savulun demeliyiz. “İSLAMİYETTE DE PROTESTANLIK akımı çıktı!” demeliyiz. Bu bölmek için değil, bizleri rezili rüsva eden İslam Ortodoks ve Katoliklerine MEYDAN okumak için... Onlar yüzünden Müslüman doğan herkes bu dinden soğudu. Kimse Müslüman olmak istemiyor, dilinde var sadece... AMA HANİFLİĞİ öğrendiklerinde, değil Müslümanları doğrudan AYDINLIKÇI gayrı müslimleri de yanımıza alırız. Kimsenin kuşkusu olmasın! Üç Zülkarneyn'in üç sacayağının BUGÜN ve BUNUN İÇİN bu ÇAĞA gönderildiğini ve gönderenin DOĞRUDAN ALLAH olduğunu artık biliyoruz. Bilmeyene de bildiriyorum. MİLAT-YUM bugünler için ALLAH tarafından ilan edilmesi istendi. 7 bin yıllık HANİF din bunun için yeniden ve yine ve en son DİN olarak BİZLERE teslim edildi.

Bu benim SAĞ ELİMDİR. Daha önce hiç bir şekilde HANİFLİĞİ SAĞ ELİMLE YAZMAMIŞTIM. Yed-i yemin ve Yed-i emin bu benim ellerim! Bu ellerden HANİFLİĞİ öğreneCEK Mesih Mehdi. Onlar bu satırlardan sonra HANİF oldular, bu satırlar bugün için yazıldı. Yoksa onlara kimse Hanifliği anlatmadı BİZDEN BAŞKA... İbrahim milleti, Hanif vb.

Bunları hep okuyordunuz yıllarca ve yıllarca... Mesih-Mehdi de yıllarca okudular ama ANLAMINI bilemediler. İŞTE BİZLER ONLARA ÖĞRETMEN OLDUK! HANİFLİK/PROTESTAN MÜSLÜMANLIK diye öğrettik. BİZ ÖĞRETTİK.

O ayetler 1400 küsur yıldır orada yok muydu? O ayetler binlerce yıldır eski bir dini vurgularcasına yok muydu? KİMSE UYANMADI. Milyarlık İslam alemi uyanmadı. Bir gün MİLATYUM dedik.

İşte şimdi Zülkarneyn Zülkarneynliğini yapabilir. Sizlere başka din ve başka İslamlar arasına SAĞLAM bir sed yapacağım. Onu (Hanifliği) KİMSE DELEMEYECEK. Allah Gaalib'dir daima. İşte artık o SEDD için vira bismillah diyoruz birlikte... HANİFLİK dedik. O gün siz de uyandınız hatırlıyor musunuz? Mıymıntılıktan çıktık, artık buna inanıyorum. Artık KİTAP üretme dönemi başladı, bunu biliyorum.


“Demir” Yukarı

Enbiya 80: Ona, savaş sıkıntılarınızdan sizi koruması için zırh yapmayı öğrettik. Artık şükredecek misiniz?

"ONA" zırhı öğrettik diyor ayet. Bu Davut mu Süleyman mı?

Ayrıca Süleyman'a da "Demiri akıttık, ondan zırh ve heykeller yapardı" ayeti var. Süleyman, Davud'un oğlu, bir sanal gen-elvermesi (İcazet) var. Uri Geller de onların soyundan ve geninden. Safkan Yahudi (Juda)dir. Soy ağaçlarına düşkün olduklarından kütüklerini 2400 yıllarına kadar iyi bilir bu mendeburlar. Bu ayeti anlamak için kasten Uri Geller'i açtım (ki daha önce de biliyordunuz) Yine daha önce Hadiyd-25-26.ayeti de biliyordunuz (Elektromagnetik kuvvet fırtınaları). Böylece 49 anlamından bazılarına değinmiştik. Bugün diğerlerine de biraz değinelim o halde... Ve zamanda çok ileri giderek bunu başaralım. İleride bilim kurgu romanlarını aratmayacak "Magnetic shields"ler olacak. Bunlar aslında magnetosferde (Melei Ala/gökte bazı magnetik mevkilere cinlerin yerleşmesi) de var olan bir kozmik kafes. Yani gelecekte (110 yıl sonra kadar) MELEİ ALA denel olarak yapılabilecek ve teknoloji olarak kolonileri ŞIHABLARDAN koruyacak. İşte ZIRH kelimesinin bir anlamı da bu... “Armoured” yerine “Shield” olarak kullanılmıştır Kur'an misallerinde...

Zırh aslında kalkan olarak tercüme edilmeliydi. Çünkü Kur'an'da tüm KEHF'ler doğal bir KOZA'dır. Yani boşluğun kendisi bir ZIRH'tır. Nefsimiz de bizim zırhımızdır. Görevi bu kalkanın; bizi "Beslenme için DIŞA açması" savunma için bizi KAPAMASI ve üreme için "YUVA" biçiminde koalisyon ile birleştirmesidir.

Nefs denen şey ise biliyoruz ki: Kirlian fotoğrafındaki biyoelektromagnetik esrarengiz ışıma alanıdır. Bu alan bizim beden (katı ceset)i kuşatır. Bunu bir HOLOGRAM dahilinde yapar (Holoplazma, ideoplazma, etheric-aura ışıması vb.) Bedenimizin kabuğu olan NEFSİMİZ neyse, proton denen BEDENİ kuşatan elektron denen NEFS de odur. Buna akışkanlığından dolayı Magnetik erime denmektedir. Magnetik kelimesini duyduğunuzda hemen aklınıza DEMİR gelmelidir. Demirin eritilmesi gibi...

MİSAL böyle ama, bundan yola çıkarak ulaştığınız sonuçlar tamamen elektromagnetizma ile ilgili. Şimdi bir daha dönelim ve "DEMİRİ ERİTTİK, DAVUT'A DEMİRİ YUMUŞAK KILIP AKITTIK" ayetlerinin misallerine baktığınızda, görüyoruz ki en basit biçimiyle ZIRH, daha sonra zırhlı taşıtlar (tank vb.), ama ileri yorumlarıyla Uri Geller'in yaptığı gibi "paranormal demir bükülmesi" örneği ileri anlamlar ortaya çıkıyor.

Bir anlamı da şu: Gezegenlerin, dünyanın göbeğinde (sıcaklık nedeniyle) demir bileşenleri (nifsima, nife vb.) eriyik halindedir. Ama bunlar ELEKTROMAGNETİZMAYA neden olamazlar. Çünkü bir mıknatısı ısıtıp, erittiğinizde mıknatıslık özelliği kaybolur. Fakat öte yandan biliyoruz ki, (Dünya çekirdeğinde sıcaklık neredeyse Güneş yüzeyine eşittir: Güneş 6000 C ve Dünya 5000 C-ki burada wolfram bile erimektedir).

Fakat bilmece şu ki: Dünyanın 5,5 Gauss şiddetinde bir çekimi var (Pusulaları hatırlayalım). ERİYİK bir demir kütlesinin başaracağı bir şey değil bu... Pekiyi yer magnetizması nereden geliyor? Bu da MELEİ ALA'nın (üç boyutlu hologram yapısının) iki boyutlu Dünya yüzeyine İZDÜŞÜMÜDÜR. Dünya da bir yaşayan canlı organizma (Biyosferi olan herşey yaşayan canlıdır).

Yine bir BİLMECE daha vardı, söz etmiştim. Sadece Demir elementi ÇOK GARİP'tir. 26 elektronu inanılmaz biçimde dizilmiştir: Önce içteki orbitte 2 elektron olmalı, sonra bu NEFS halkaları elektronları yerleştirerek 26 elektronu diğer tüm elementler gibi DÜZGÜN yerleştirmeliydi.

Ama, fakat, lakin, 19. elektronun yeri KURAL DIŞI olarak boştur. Demire mıknatıs özelliğini veren de bu istisnadır. Demir NÖTR değildir, sanki İYON gibidir. Ferri ve Ferro ve de geçişli elementleri (nikel vb.) olmasına rağmen demir ÇEKMEK İÇİN YARATILMIŞ bir aç canavardır. Demirin magnetizmasına "Enerji/nefs/cinler" de yenilirler. Süleyman'ın ifritlerini/cinlerini anımsayınız, bu dalgıç yaratıklar okyanus tabanından yumrular (demir filizi, magnezyum vb.) çıkarıp bununla devasa dekoratif şeyler yaparlardı. (Süleyman mabedi için) Tabii bunların ayetler olduğunu söylememe gerek yok.

Şimdi buradan başka bir konuya geçiyoruz: Zülkarneyn der ki "Bana demir kütleleri getirin". Demiri ERİTİYOR (körüklüyor misalindeki fenomen). Demir ERİTİLİYOR... Bu basit bir fiziksel olay değil. Kimyasal bile değil... Doğrudan yüksek basınç altında plazma fiziği (maddenin 5. hali) eseri olarak maddenin 6.halini (Karanokta tekilliğini) oluşturuyor. O karanokta ise halen mevcut. (Yecüc Mecüc çıkana kadar mevcut kalacak) O karanoktanın gravitik çekimindan başka, (karanokta buharlaşması nedeniyle/yani içeriğini boşaltmak için her iki fotondan birini dışarı atmasıyla) ya da üstü "BAKIR" (Elektrik alan/elektrik yüklü mini karanokta) özelliğiyle ya da magnetik alan DEMİR ise elektrik alan BAKIR ise Elektromagnetik çekimi gauss cinsinden Gauss cinsinden 5,5'dir. Yerin magnetizmasındaki bu sabite, DOĞRUDAN bir karanoktanın İSBATIDIR.

Dünyamızın merkezinde hem de yalpalayan (Yecüc-Mecüc her tepe-vadiden yani indi çıktı dalga formlarından) AKARAK geleceklerdir. Demek ki bu yalpalayan karanokta da Enbiya ayetindeki durumun göstergesidir. Doğal karanoktalar da vardır (Güneş merkezinde 5 tane, Jüpiter de bir tane) ama bu doğal değildir. Zülkarneyn'in "2800" ton demiri PLAZMA fiziği biçiminde yüksek basınç altında sıkıştırması, PLAZMA >>> AYETTE AKITILMAK misaliyle kullanılıyor) sonucu oluşmuştur. Kur'an bunu apaçık bildirmiştir, tabii anlayana... Yer merkezinde YAPAY ve ELEKTRİK YÜKLÜ bir mini karanokta vardır. Demirin plazma halinden sonraki doğal aşamasına maddenin 6. hali (sixth state) deniyor (deneCEK). 49 anlamın ufuklarına gitmeden bir gezindik.

Ve dönelim Enbiya Suresi’ne:
Bir de ona sizin için sizi harbinizin şiddetinden korusun diye giyecek sanatı talîm etmiştik, şimdi siz şükrüne eda ediyor musunuz?

Sebe 10: Yemin olsun, biz, Dâvud'a katımızdan bir lütufta bulunduk. "Ey dağlar, onunla birlikte tespih edin ve ey kuşlar siz de." dedik. Ve onun için demiri yumuşattık.
Sebe 12: Süleyman için de sabah gidişi bir ay, akşam dönüşü bir ay olan rüzgârı görevlendirdik. Onun için erimiş katran/bakır kaynağını sel gibi akıttık. Cinlerden öylesi vardı ki, Rabbinin izniyle onun önünde iş yapardı. Onlardan hangisi buyruğumuzdan yan çizse, alevli ateş azabını kendisine tattırdık.

Buradaki sırlar şu:
1. Demir Magnetik alan
2. Bakır Elektrik alan
3. Akıttık >>> Plazma fiziği... Yumuşattık >>> Plazma fiziği... Erittik >>> Plazma fiziği.

Dünyanın merkezindeki eriyikler plazma fiziği değildir diye bir not düşeyim bu arada...

Doğal karanoktalar bir H atomundan da küçüktür ve büyük patlama sırasındaki aşırı SIKIŞMALARDAN oluşmuştur. Bunlar küçük ve aç olduklarından ilk bir milyonuncu yılda kendileri içlerini boşaltıp (Karanokta buharlaşması) patlayarak açılırla. Açılınca içeriğini boşaltıyor.

Yapay karanoktalar evrende ilk olarak ZÜLKARNEYN teknolojisiyle yapılmıştır. Bizim yapay karanoktacıkların içeriği ise Yecüc-Mecüc oluyor. Yecüc-Mecüc şu anda bu yapay karanoktanın kastığı (kasnak haline getirdiği) iç-uzayın içeriği/muhtevasıdır. Böylece DEMİRİN eritilmesi/ZIRH vb. derken nerelerden nerelere geldik.

Amacım Kur'an'ın o EVRENSEL ve her bilimi kavrayan-kapsayan enginliğini göstermekti. Bunlar kuşkusuz özetin özetiydi. Daha ileride bunları fasiküller boyu, görsel malzemeler dolusu açacağız Allah inşaa ederse.

Ve bir şeyi daha göstermek istedim: SORU ile YANIT'ın farkını... Soru basit değildi. Soru evrenseldi. Ve Kur'andaki 49 DEMİR (zırh bakır vb.) misalini bir araya getirerek, tek soruya 49 yanıt verdik. Hem de ÖZET idi, özet bile değildi, bunlar konu başlığıydı. Bir gün bunları ansiklopedik olarak ve zengin malzeme eşliğinde insanlığa vereceğiz. Yeter ki "Gün eksilmesin penceremden".

Şair öyle diyor: "Ne doğan güne hükmüm geçer; ne halden anlayan bulunur". "Ah, aklımdan ölümüm geçer". Şarkı olarak da bestelendi. Ana fikri şu: "Yeter ki gün eksilmesin penceremden".


“Allah Sevgisi” Yukarı

Benim sevgimi sonsuz ile çarpın: İŞTE ALLAH DA HER KULUNU BÖYLE SEVİYOR.

ALLAH RAHİM'dir. Ama kuralları vardır, hastane kuralları gibi (Adalet gibi, müntekim olmak gibi). Rabb’im aynı zamanda RAHMANDIR. Yine de kullarını çok sever. RAHİM >>> SEVMEK İÇİN KULLARINI YARATAN (Niye yaratıldık sorusunun 114 yanıtı vardır) RAHMAN >>> DİSİPLİN İÇİN YARATAN.

Allah, Rahman, Rahim. Bi-ismi (El evvel vel Ahir). 1 ve/veya 0 ve de 1 xor/nor/not 0 (Buna ahir deniyor: nor>Vahid, not>Kahhar anlamında) 1 ve 0 için değil'leri kullanırsanız çıkan mantık şunu gösterir >>> Malikül Mülk. El evvel velahir vahidül kahhar ve malikül Mülk, işte Bİ-İSM'in açılımı... El evvel vel Ahir Vahidül Kahhar malikül Mülk Allah Rahman Rahim. ŞİMDİ BİZ ZİKRETTİK+artısı şu: TESBİH DE ETTİK!

Bunun (ismi azamın) sevabı öyle büyüktür ki, bu sevabın tamamı sizin olsun! Allah'ımız sizlerden razı olsun. Allah'ımız sizleri iki kez KUL edinsin, iki kez imanınızla iki kez selam+etle ikinci cennetine alsın. İki cihanda sizleri HANİF kılsın (Diğerinin özelliği dini aşıyor ve İbrahim makamının komşusu oluyorsunuz. Bunun için yazdım) Allah sizleri "İki kez öldürüp iki kez diriltsin" İki kez "KULLARDAN BİR KUL" olunuz. Has kulların da HAS'ı olan kul olunuz. Hızır gibi.

Derken... Siz de Hızır’ı bulunuz. Yahya'yı bulan ve Hızır'ı bulan KULLAR var aranızda... Bu bir üstünlük derecesi gibi alınmamalı.. Sadece doğru zamanda doğru yerde olmanın hele hele sırayla bu kerametleri yaşamanızın bir SIRASI var. Allah'tan Rahmeti isteyin. Allah'a gidin ve İLMİ alın. İşte ilim burada ve insanlık tarihinde ilk kez BURADA veriliyor. Bugün Allah için İLİM yaptınız. İLİMİ ALIN ve dosdoğru İdris'e gidin.

Geri Dön     Yukarı